25 Kasım 2023 Cumartesi

BEYAZ MANTOLU ADAM


Oğuz Atay’ın hikayelerinin toplandığı Korkuyu Beklerken kitabının ilk öyküsü olan “Beyaz Mantolu Adam” modern kısa hikâye geleneğine uygun olarak ve alışık olduğumuz gibi yalnızlık ve başarısızlıkla tanımlanan bir hikâye kişisine sahip. Bu hikâye kişisi o kadar başarısız ki konuşmayı dahi başaramıyor. Öykü bu başarısız ve yalnız olmakla kalmayıp üstüne fakir ve pis adamın büyük bir camide dilenmeye çalışmasıyla başlıyor. Bunu da beceremeyen adam, gözlerinin işlevini yitirdiği bir anda ilk paralarını alıyor. Sonra ihtiyar bir adama gölgeye gitme konusunda yardım ediyor. Sonra bir adamın bavulunu taşımaya yardım ediyor, ücreti mukabilinde. Sonra, sonra, sonra…

            Yalnız, başarısız, fakir, pis, üstü başı paramparça olmuş bu adamın elinde son kalan şey olan iradeyi de öykünün anlatıcısı alıyor, vermiyor. Konuşmasına izin verilmediğinden konuşamıyor, kendini sürükleyen insanlara tepki veremiyor. Dilenmesiyle ve yardımlarıyla kazandığı paralarla, ki eksik, bir sokak satıcısından konuşmadan hiçbir şey yapmadan bir kadın mantosu alıyor. Bu mantoyla öykünün seyri değişiyor ve insanların gözünde hem alay konusu oluyor hem de bazıları tarafından saygı görür bir noktaya erişiyor. Ancak yine bir agency sahibi olmayan mantolu adam, oradan buraya sürüklenmeye devam ediyor. Bu sürüklenme canlı manken olma noktasında zirveye varıyor.

            Son kısımda ise beyaz mantolu adam, öykünün anlatıcısı tarafından elinden alınan agency'yi kazandığından ya da hikâye anlatıcısı böyle olmasını istediğinden denize doğru yürüyor ve yürümeyi bırakmıyor. Su seviyesi boyunu geçiyor ve bunalıp boğulduğu bu yaşama gerçek anlamda boğulmayı "tercih" ederek son veriyor. Bu son aynı zamanda öykünün sonu olmakla beraber, onun bu hikayesinin sonuna tanıklık eden bıyıklı genç adam, bu hikâyeyi beğeniyor ve bunu dile getiriyor: “Amma da hikâye”.

BEYAZ MANTOLU ADAM

Oğuz Atay’ın hikayelerinin toplandığı Korkuyu Beklerken kitabının ilk öyküsü olan “Beyaz Mantolu Adam” modern kısa hikâye geleneğine uygu...